Lozan İnanç Açıklaması
Acts 29 olarak, Lozan İnanç Açıklaması’na inanıyoruz.
Giriş
İsa Mesih’in kilise üyeleri, 150’den fazla ulus ve Lozan’daki Uluslararası Müjdeleme Topluluğu katılımcıları olarak, sağladığı büyük kurtuluş için Tanrı’ya şükrediyor ve gerek kendisiyle, gerekse birbirimizle olan paydaşlık için sevinç duyuyoruz. Tanrı’nın günümüzde yaptıklarıyla heyecan yaşamakta, başarısızlıklarımızdan dolayı ise pişmanlık duyarak ve de tamamlanmamış müjdeleme işi nedeniyle bir meydan okuma ile karşı karşıya bulunmaktayız. Müjdenin, tüm dünya için iyi haber olduğuna inanarak, lütuf sayesinde Mesih’in müjdeyi tüm insanlığa duyurma ve her ulustan öğrenci yetiştirme konusunda bize verdiği göreve itaat etmekte kararlıyız. Bu nedenle arzumuz hem imanımızı ve azmimizi beyan etmek, hem de vaadimize aleniyet kazandırdığımızı ilan etmektir.
1. Tanrı’nın Amacı
Her şeyi kendi amacı ve iradesi uyarınca yöneten tek ve ebedi bir Tanrı’ya inandığımızı, O’nun dünyanın Yaratıcısı ve Rab’bi olduğunu, Baba, Oğul ve Kutsal Ruh’tan oluştuğunu beyan ederiz. Tanrı, dünyanın dışından halkına seslenip onları dünyaya hizmet ve tanıklık etmeleri, krallığını büyütmeleri, Mesih’in bedenini inşa etmeleri ve adını yüceltmeleri için geri yollamaktadır. Ancak dünyadan kaçabilmek veya ona uyum sağlayabilmek için bu çağrıyı sık sık reddettiğimizi, misyonumuz konusunda başarısız olduğumuzu utanarak itiraf etmekteyiz. Buna rağmen değerli bir hazine olan müjdenin, kilden kaplar tarafından bile taşınabilmesine sevinç duymaktayız. Kutsal Ruh’un gücüyle bu hazineyi tekrar bilinir hale getirmek için kendimizi buna tekrar adama konusunda arzuluyuz.
(Yeşaya 40:28; Matta 28:19; Efesliler 1:11; Elçilerin İşleri 15:14; Yuhanna 17:6, 18; Efesliler 4:12; 1.Korintliler 5:10; Romalılar 12:2; 2.Korintliler 4:7)
2. Kutsal Kitap’ın Otoritesi ve Gücü
Eski ve Yeni Anlaşma'nın yalnızca Tanrı Sözü’nü içerdiğini ve bu konudaki bütünlüğünü, hatasızlığına dair vaadini, iman ve uygulama konusundaki yanılmaz tek yasa olduğunu, kutsal vahyini, hakikatini ve otoritesini kabul ediyoruz. Ayrıca Tanrı Sözü’nün gücünün, Tanrı’nın planladığı kurtuluş amacını tamamladığını tastikliyoruz. Kutsal Kitap’ın mesajı tüm erkek ve kadınlara yöneliktir. Tanrı’nın Mesih’teki ve Kutsal Yazılar’daki vahyi değişmez niteliktedir. Kutsal Ruh günümüzde bunun aracılığıyla hâlâ konuşmakta, her kültürden insanın kendi gözleriyle tanrısal gerçeği kavrayabilmesi için zihinlerini aydınlatmaktadır ve böylece de Tanrı’nın çok yönlü bilgeliğini tüm kiliseye bildirmektedir.
(2.Timoteos 3:16; II. Petrus 1:21; Yuhanna 10:35; Yeşaya 55:11; 1.Korintliler 1:21; Romalılar 1:16, Matta 5:17,18; Yahuda 3; Efesliler 1:17,18;3:10,18)
3. Mesih’in Tekliği ve Evrenselliği
Farklı müjdeci yaklaşımlar olmasına rağmen yalnızca tek Kurtarıcı ve tek müjde olduğunu onaylarız. Herkesin, gözlerinin önüne serili olan doğa aracılığıyla Tanrı hakkında belli bir bilgiye sahip olduğunu kabul etmekteyiz. Ancak bunun insanları kurtarabileceğini reddediyoruz, çünkü insanlar haksızlıkla gerçeğe engel olmuşlardır. Ayrıca Mesih’i ve müjdeyi küçültmesi nedeniyle, Mesih’in diğer dinler ve ideolojiler aracılığıyla tüm insanlara eşit şekilde hitap ettiğini ima eden her türlü senkretizmi ve diyaloğu reddediyoruz. İsa Mesih, kendisini günahkârlar için fidye olarak sunan, Tanrı ile insanlar arasında arabulucu olan tek Tanrı-insandır. Onun dışında bizi kurtarabilecek başka bir isim yoktur. Tüm insanlar günah nedeniyle mahvolmaktadır, ama Tanrı herkesi çok sevmektedir, bu nedenle hiç kimsenin mahvolmasını istemez, tövbe etmesini ister. Mesih’i reddeden, kurtuluş sevincini de reddetmiş ve kendisini Tanrı’dan sonsuza dek ayrı kalmaya mahkum etmiştir. Mesih’i “Dünyanın Kurtarıcısı” ilan etmek, herkesin otomatik ya da nihai olarak kurtulduğu anlamına gelmemektedir. Diğer dinlerin Mesih’te kurtuluşa erişeceklerini ise kesinlikle söyleyemeyiz. Mesih’i müjdeleyenler, Tanrı’nın dünyadaki günahkârlara olan sevgisini duyurmakta ve herkesi O’nu Kurtarıcı ve Rab olarak kabul edip buna göre yanıt vermesi için davet etmektedir. Öyle ki bu yanıt, iman ve tövbeye ilişkin yürekten bir sadakat ve vaat içersin. İsa Mesih, herkesin üzerinde olacak şekilde yüceltilmiştir, her dizin O’nun önünde eğileceği ve her dilin O’nun Rab olduğunu itiraf edeceği o büyük günü özlemle bekliyoruz.
(Galatyalılar 1:6-9;Romalılar 1:18-32; I.Timoteos 2:5,6; Elçilerin İşleri 4:12; Yuhanna 3:16-19; II.Petrus 3:9; II.Selanikliler 1:7-9;Yuhanna 4:42; Matta 11:28; Efesliler 1:20,21; Filipililer 2:9-11)
4. Müjdeciliğin Doğası
Müjdelemek, İsa Mesih’in Kutsal Yazılar uyarınca günahlarımız için öldüğüne ve dirildiğine, İsa Mesih’in krallığını sürdürürken tövbe ve iman eden herkesi bağışladığına ve armağan olarak Kutsal Ruh’u verdiğine ilişkin iyi haberi yaymaktır. Hristiyanların, müjdecilik için bu dünyadaki varlıkları vazgeçilmezdir. Ayrıca bizi anlamak için bizi hassas bir şekilde dinlemeye hazır birisi ile yapılan diyalogda çok değerlidir. Ama müjdeleme, insanlar Mesih’e gelebilsin ve Tanrı ile barışabilsin diye kendi ikna edici bir görüşü, tarihsel ve Kutsal Kitapsal Mesih’i Rab ve Kurtarıcı olarak duyurmaktır. Müjdeye davet ederken, Mesih’i takip etmenin bedelini gizleme konusunda özgürlüğe sahip değiliz. Mesih, çarmıhını yüklenip O’nu takip edecek, kendisini inkâr ederek kimliğini bu yeni toplulukta bulacak kişileri çağırmaktadır. Müjdelemenin ürünü de Mesih’e itaati, O’nun kilisesine katılmayı ve dünyada sorumluluk dolu bir hizmeti içermektedir.
(I. Korintliler 15:3,4; Elçilerin İşleri 2: 32-39; Yuhanna 20:21; I.Korintliler 1:23; II.Korintliler 4:5; 5:11,20; Luka 14:25-33; Markos 8:34; Elçilerin İşleri 2:40,47; Markos 10:43-45)
5. Hristiyanın Sosyal Sorumluluğu
Tanrı’nın hem Yaratıcı, hem de tüm insanların Yargıcı olduğunu kabul ediyoruz. Bu nedenle insanların her türlü eziyetten kurtarılması için Tanrı’nın adalet ve tüm insanlık ile barışma konusunda gösterdiği ilgiyi paylaşmalıyız. Çünkü erkek ve kadın Tanrı’nın suretinde yaratılmıştır, ırka, dine, renge, kültüre, sınıfa, yaşa ve cinsiyete bakılmaksızın herkes gerçek bir doğruluğa değere sahiptir, buna uygun olarak diğerlerine karşı saygı göstermeli, onlara hizmet etmeli ve bunu sömürmemelidir. Bazen müjdeleme ile topluma yardım etmenin ve onu önemsemenin aynı şey olduğuna inanarak toplumu ihmal etmekteyiz, bunun için tövbe ediyoruz. Diğer insanlarla barışma Tanrı ile barışma anlamına gelmemesine, sosyal eylemin müjdecilik olmamasına, politik özgürlüğün kurtuluş anlamına gelmemesine rağmen müjdeleme ve sosyo-politik katılım Hristiyanın görevinin bir parçasıdır. Bunların ikisi de Tanrı’ya ve insana ilişkin doktrinimizin önemli bir ifadesi, komşularımıza sevgimizin ve Mesih’e itaatimizin bir göstergesidir. Kurtuluşun mesajı aynı zamanda yabancılaşmanın, baskının ve ayrımcılığın her şekline ilişkin bir yargıdır; nerede olursa olsun kötü ve adaletsiz olanı kınamaktan korkmamalıyız. İnsanlar Mesih’i kabul ettiklerinde O’nun krallığında yeniden doğarlar, Mesih’in doğruluğunu bu doğru olmayan dünyanın ortasında göstermekle kalmayıp, onu aynı zamanda yayarlar. Sahip çıktığımız kurtuluş bizi kişisel ve sosyal sorumluluklarımız açısından tamamen değiştirmelidir. İyi işler olmadan iman yararsızdır.
(Elçilerin İşleri 17:26,31; Yaratılış 18:25; Yeşaya 1:17; Mezmur 45:7; Yaratılış 1:26,27; Yakup 3:9; Levililer 19:18; Luka 6:27,35; Yakup 2:14-26; Yuhanna 3:3,5; Matta 5:20; 6:33; 2.Korintliler 3:18; Yakup 2:20)
6. Kilise ve Müjdecilik
Baba’nın Mesih’i dünyaya yolladığı gibi, Mesih’in de fidye verip kurtardığı halkını, aynı derinliğe ve etkiye sahip çağrı ile dünyaya yolladığını kabul ediyoruz. Kilise içerisinde yarattığımız birbirimizden kopamayan bağlılığımızı kırmamız ve Hristiyan olmayan topluluklara karışmamız gerek. Kilise’nin misyonu olan özverili hizmette, müjdecilik en öncelikli hizmetlerden biridir. Dünya müjdeciliği, tüm kilisenin tüm müjdeyi tüm dünyaya yaymasını gerektirir. Kilise, Tanrı’nın evrensel amacının tam merkezindedir ve müjdenin yayılması konusunda tayin edilmiş bir araçtır. Ancak çarmıhı vaaz eden kilisenin kendisi bu çarmıh tarafından belirlenmiş olmalıdır. Kilise müjdeye ihanet ettiğinde ya da Tanrı’da yaşayan bir imandan, insanlara duyulan gerçek bir sevgiden, finans ve makam konusunda dürüstlükten yoksun olduğunda, müjdecilikte bir sürçme taşı haline gelir. Çünkü kilise Tanrı halkı için bir kurumdan ziyade bir topluluktur ve belli bir kültür, sosyal ya da politik bir sistem veya insan ideolojisi ile tanımlanmamalıdır.
(Yuhanna 17:18; 20:21; Matta 28:19,20; Elçilerin İşleri 1:8; 20:27; Efesliler 1:9,10; 3:9-11; Galatyalılar 6:14,17; 2.Korintliler 6:3,4; 2.Timoteos 2:19-21; Filipililer 1:27)
7. Müjdecilikte İşbirliği
Kilisenin gerçekteki görülebilen birliğinin Tanrı’nın amacı olduğunu kabul ediyoruz. Müjdecilik bizi birlik olmaya çağırmaktadır, çünkü 'bir'liğimiz tanıklığımızı güçlendirmektedir; bunun aksine ayrılıklarımız müjdedeki fikir birliğini baltalamaktadır. Bunun farkındayız, ancak, organizasyonsal birlik farklı biçimlerde olabilir ve şüphesiz müjdenin duyurulmasına katkıda bulunmayadabilir. Aynı Kutsal Kitapsal inancı paylaşanlar olarak paydaşlıkta, çabada ve tanıklıkta birleşmeliyiz. Tanıklığımızın zaman zaman gereksiz tekrarlar ve günahkâr bireyselciliğimiz nedeniyle zarar gördüğünü itiraf ediyoruz. Kendimizi doğrulukta, ibadette, kutsallıkta ve misyonda daha derin bir birlik bağı oluşturmaya söz veriyoruz. Kilisenin misyonunu ileri taşımak, stratejik planlama, karşılıklı cesaretlendirme, kaynakların ve deneyimlerin paylaşımı için bölgesel ve fonksiyonel işbirliği yapma konusundaki gelişimi teşvik ediyoruz.
(Yuhanna 17:21,23; Efesliler 4:3,4; Yuhanna 13:35; Filipililer 1:27; Yuhanna 17:11-23)
8. Müjdecilik Konusunda Partnerlik Yapan Kiliseler
Yeni bir müjdeci çağ başladığı için sevinç duyuyoruz. Batı misyonlarının baskın rolleri ortadan kalkıyor. Tanrı, dünya müjdeciliği için büyük bir kaynak olan daha genç kiliseleri yükseltiyor, bu da müjdeleme sorumluluğunun Mesih’in bütün bedenine ait olduğunu göstermektedir. Bu nedenle tüm kiliseler Tanrı’ya ve kendilerine, hem kendi bölgelerine erişmek, hem de dünyanın öteki bölgelerine müjde hizmetlileri göndermek için ne yapmaları gerektiğini sormalıdır. Müjde hizmeti sorumluluğumuza ve rolüne dair değerlendirmeler devam etmelidir. Böylece kiliselerin partnerlikleri gelişecek ve Mesih’in Kilisesi’nin karakteri daha açık bir şekilde gözler önüne serilecektir. Ayrıca Kutsal Kitap çevirmenliği, teolojik eğitim, medya, Hristiyan kaynakları, müjdeleme, misyonlar, kilise hizmeti ile diğer özel alanlarda çalışan kişiler için de Tanrı’ya teşekkür borçluyuz. Bu kişiler de kendilerini sürekli sınayarak, kilise misyonunun bir parçası olarak etkinliklerini değerlendirmelidirler.
(Romalılar 1:8; Filipililer 1:5; 4:15; Elçilerin İşleri 13:1-3, 1.Selanikliler 1:6-8)
9. Müjdeleme Görevinin Aciliyeti
2.7 milyar insan, yani neredeyse dünyanın üçte ikisinden fazlası henüz müjdeyi duymamış haldedir. Bu kadar çok insanın ihmal edilmesi karşısında utanç duyuyoruz, bu bizim ve tüm kilise için acı bir durumdur. Ancak günümüzde dünyanın birçok bölgesinde Rab İsa Mesih’i eşi görülmemiş bir şekilde kabul ediş söz konusudur. Şu anda kiliseler ve kiliselerle çalışan aracı organizasyonlar için, kayıp canların kurtulması ve müjdelemede yeni girişimler yapılması için, dua etmenin öneminin farkındayız. Müjdeleme yapılmış olan bir ülkede yabancı müjde hizmetlilerinin ve bütçenin azaltılması bazen gereklidir, bu; hem kilisenin kendi ayakları üzerinde durarak gelişmesine olanak sağlayacak hemde sahip olunan kaynakların müjdenin işitilmemiş olduğu yerlerde kullanılmasına aracı olacaktır. Müjde hizmetkarları, alçakgönüllü bir hizmet ruhu ile öncekinden daha özgür bir şekilde altı kıtanın tamamında hizmet etmelidirler. Hedef, uygun olan tüm araçlar ile mümkün olan en kısa sürede, herkese iyi haberi duyma, anlama ve kabul etme fırsatının tanınması olmalıdır. Bu hedefe fedakârlık yapmadan ulaşmayı ümit edemeyiz. Hepimiz, milyonlarca insanın yoksulluğu ve buna yol açan adaletsizlik karşısında şoke olmuş durumdayız. Diğerlerine göre daha varlıklı olanlarımız, daha sade bir yaşam tarzını benimsemeyi bir görev bilerek, ihtiyacı olanlara yardım etme ve müjdeleme konusunda cömert olmalıyız.
(Yuhanna 9:4; Matta 9:35-38; Romalılar 9:1-3; 1.Korintliler 9:19-23; Markos 16:15; Yeşaya 58:6,7; Yakup 1:27; 2:1-9; Matta 25:31-46; Elçilerin İşleri 2:44,45; 4:34,35)
10. Müjdecilik ve Kültür
Dünya müjdeciliği için gelişen stratejiler, yaratıcı yöntemlere öncülük etmektedir. Tanrı adına, Mesih’te kök salmış ve kendi kültürü ile güçlü ilişkileri olan kiliselerin artması ile sonuçlanacaktır. Kültür, Kutsal Yazılar tarafından daima sınanmalı ve yargılanmalıdır. Erkek ve kadın Tanrı’nın elinin eseri olduğu için bazı kültürel değerler güzellik ve iyilik konusunda zengindir. Ancak hepsi düşmüş bir dünyanın parçasıdır ve günah ile lekelenmiştir ve hatta bazıları şeytanidir. Müjde, herhangi bir kültürün diğerine üstün olduğunu varsaymaz, ama tüm kültürleri kendi kriterleri olan gerçeğe ve doğruluğa göre değerlendirir ve her kültürden ahlaki kusursuzluk talep eder. Misyonlar, bilinmeyen bir kültüre sıklıkla müjde ile gönderilmiştir ve kiliseler bazen Kutsal Yazılar’dan çok kültüre bağımlı kalırlar. Mesih’in müjdecileri, diğerlerinin hizmetkârı olabilmek için alçakgönüllü bir şekilde kendilerini kişisel gerçekliklerinden sıyırmalıdır; kiliseler ise, Tanrı’nın yüceliği için kültürü dönüştürüp zenginleştirmek için çabalamalıdır.
(Markos 7:8,9,13; Yaratılış 4:21,22; 1.Korintliler 9:19-23; Filipililer 2:5-7; 2.Korintliler 4:5)
11. Eğitim ve Liderlik
Bazen kilisenin nicelik açısından büyümesini, niteliksel açıdan büyümesine tercih ettiğimizi ve müjdeciliğin ruhsal büyümeden ayrıldığını kabul ediyoruz. Ayrıca bazı misyonlarımızın, yerel kilise liderlerini donatma ve teşvik etme konusunda çok ağır davrandığını kabul ediyoruz. Yerel prensiplere bağlı olmakla birlikte her kilisenin otorite Hristiyan liderlik yaşamını açısından otorite merkezli değil hizmet merkezli yerel kilise liderlerine sahip olmasını istiyoruz. Özellikle kilise liderleri açısından, teolojik eğitimin geliştirilmesine yönelik büyük bir gereksinim olduğunun farkındayız. Her ulus ve kültürde pastörler ve doktrin konusunda öğrencilik, müjdecilik, ruhsal olarak gelişim ve hizmet konularında etkili bir eğitim programı bulunmalıdır. Bu tür eğitim programları basmakalıp yöntemlere dayanmamalı; Kutsal Kitap standartlarına uygun olarak, yerel nitelikteki yaratıcı girişimler tarafından geliştirilmelidir.
(Koloseliler 1:27,28; Elçilerin İşleri 14:23; Titus 1:5,9; Markos 10:42-45; Efesliler 4:11,12)
12. Ruhsal Çatışma
Kiliseyi çökertmeye ve tüm dünyaya iyi haberi müjdeleme işini boşa çıkartmaya çalışan şeytanın güçleri ile sürekli bir ruhsal savaş içinde olduğumuza inanıyoruz. Tanrı’nın zırhını kuşanarak, bu savaşı ruhsal silahlar olan doğruluk ve dua ile gerçekleştirmemiz gerektiğini biliyoruz. Ancak bu sayede, yalnızca kilise dışındaki yanlış ideolojileri değil, aynı zamanda kilise içindeki sahte müjdeyle Kutsal Yazılar’ı çarpıtan ve insanları Tanrı yerine koyan düşmanın eylemlerini tespit edebiliriz. Kutsal Kitapsal müjdeyi korumak için uyanık ve sezgi sahibi olmalıyız. Düşünce ve eylemlerimizde, dünyasal şeylere bağlı olma konusunda duyarsız olmadığımızı, böylelikle sekülerizme teslim olmayacağımıza inanıyoruz. Örneğin Kilise'nin sayıca ve ruhsal olarak sağlıklı bir şekilde büyütmesi doğru ve değerlidir, fakat biz bunların önemini zaman zaman ihmal edebiliyoruz. Diğer zamanlarda ise müjdeye bir yanıt almayı garantileme konusunda çok istekli davranıyor, müjdenin mesajından taviz veriyor, dinleyicilerimizi kelime oyunlarıyla manipüle ediyor, istatistiklere aşırı şekilde yer veriyor ve hatta onları dürüst olmayan bir şekilde kullanabiliyoruz. Bunların tamamı dünyasal şeylerdir. Unutmamalıyız ki kilise dünyada olmalıdır fakat dünya kilisede bulunmamalıdır.
(Efesliler 6:12; 2.Korintliler 4:3,4; Efesliler 6:11,13-18; 2.Korintliler 10:3-5; 1.Yuhanna 2:18-26; 4:1-3; Galatyalılar 1:6-9; 2.Korintliler 2:17; 4:2; Yuhanna 17:15)
13. Özgürlük ve Zulüm
Her devletin, Tanrı tarafından tayin edilmiş bir görev olan barışı, adaleti ve özgürlüğü temin etmesi ve güvence altına alması gerekir. Öyle ki Tanrı’ya itaat etmekle yükümlü olan kiliseler Rab İsa Mesih’e hizmet edebilsin ve müjdeyi herhangi bir engele takılmaksızın duyurabilsin. Bu nedenle ulusların liderleri için dua ediyoruz. Onlara düşünce ve vicdan özgürlüğünü, Tanrı’nın isteği uyarınca ve Evrensel İnsan Hakları Beyannamesi’nin öngördüğü şekilde, dini gerekleri yerine getirme ve onu yayma özgürlüğünü güvence altına almaları konusunda çağrıda bulunuyoruz. Ayrıca adaletsiz bir şekilde hapsedilenlerin ve özellikle de Rab İsa Mesih’e tanıklık ettiği için zulme uğrayanların maruz kaldığı muamelelerden ötürü derin kaygı duyduğumuzu ifade ederiz. Onların özgürlükleri için dua edip çalışacağımıza söz veriyoruz ve uğradıkları zulümlerin bize gözdağı vermesine izin vermeyeceğimizi beyan ediyoruz. Tanrı bize yardım etmektedir, bedeli ne olursa olsun biz de adaletsizliğe karşı duracağız ve müjdeye sadık kalmayı sürdüreceğiz. Mesih’in, zulmün kaçınılmazlığı konusundaki uyarısını unutmayacağız.
(1.Timoteos 1:1-4, Elçilerin İşleri 4:19; 5:29; Koloseliler 3:24; İbraniler 13:1-3; Luka 4:18; Galatyalılar 5:11; 6:12; Matta 5:10-12; Yuhanna 15:18-21)
14. Kutsal Ruh’un Gücü
Kutsal Ruh’un gücüne inanıyoruz. Baba, Ruh’u Oğlu’na tanık etmesi için yollamıştır; Ruh’un sağladığı tanıklık olmasa bizimki boş olurdu. Günahımızın bizi rahatsız etmesi, Mesih’e iman, yeniden doğuş ve Hristiyanın ruhsal büyümesi hep Ruh’un işleridir. Bundan da öte, Kutsal Ruh, Sözü duyurmamızı isteyen bir ruhtur; bu yüzden müjdecilik, Ruh ile dolmuş olan bir kiliseden doğal olarak kendiliğinden çıkmalıdır. Müjdeci olmayan bir kilise kendisi ile çelişkiye düşer ve Ruh’u söndürür. Dünya çapında bir müjdecilik, yalnızca Ruh’un kiliseyi gerçekte, bilgelikte, imanda, kutsallıkta, sevgide ve güçte yenilemesi ile mümkün bir hale gelir. Bu yüzden tüm Hristiyanları, Tanrı’nın Egemen Ruh’unun onları da böyle ziyaret etmesi için dua etmeye çağırıyoruz. Öyle ki Ruh’un bütün meyveleri Tanrı halkında açığa çıksın ve tüm armağanları Mesih’in bedeni olan kiliseyi güçlendirsin. Yalnızca o zaman tüm kilise onun elindeki uygun bir araca dönüşür, ve dünya O'nun sesini işitebilir.
(1.Korintliler 2:4; Yuhanna 15:26;27; 16:8-11; 1.Korintliler 12:3; Yuhanna 3:6-8; 1.Korintliler 3:18; Yuhanna 7:37-39; 1.Selanikliler 5:19; Elçilerin İşleri 1:8;Mezmur 85:4-7; 67:1-3; Galatyalılar 5:22,23; 1.Korintliler 12:4-31; Romalılar 12:3-8)
15. Mesih’in Dönüşü
İsa Mesih’in kurtuluş ve yargılama işini tamamlamak üzere, kudret ve yücelik içinde, kişisel olarak ve görünür şekilde geri döneceğine inanıyoruz. O’nun geri geleceğine ilişkin vaadi, müjdenin öncelikli olarak tüm uluslara duyurulması gerektiğine ilişkin sözlerini hatırlamamız konusunda bizleri müjdelemeye daha fazlar teşvik etmektedir. Mesih’in göğe alınması ile dönüşü arasındaki geçiş döneminin, son gelmeden durma özgürlüğü bulunmayan Tanrı halkının hizmeti ile dolması gerektiğine inanıyoruz. Ayrıca Mesih’in, sahte mesih ve peygamberlerin Mesih karşıtının öncüsü olacakları konusundaki uyarısını anımsıyoruz. Bu nedenle insanların gururlu ve özgüven dolu bir hayali olan, bu dünyada bir ütopya kurabileceklerine ilişkin düşünceyi reddediyoruz. Bizim Hristiyanlıktaki güvenimiz, Tanrı’nın krallığını kusursuzlaştıracağı inancındadır ve o günün gelmesini sabırsızlıkla bekliyoruz, böylelikle yeni bir gök ve yeryüzünde Rab sonsuza dek hüküm sürecektir. Aynı zamanda kendimizi sevinçli bir boyun eğişle ve yaşamımızın tamamında geçerli olacak şekilde, Mesih’e ve insanların hizmetine tekrar adadık.
(Markos 14:62; İbraniler 9:28; Markos 13:10; Elçilerin İşleri 1:8-11; Matta 28:20; Markos 13:21-23; 1.Yuhanna 2:18; 4:1-3; Luka 12:32; Vahiy 21:1-5; 2.Petrus 3:13; Matta 28:18)
Sonuç
Bu nedenle ve yukarıda yazılı olan açıklamanın, imanımızın ve kararlılığımızın ışığı altında, Tanrı'yla ve birbirimizle bütün dünyaya müjdeyi duyurma, dua etme, planlama ve birlikte çalışma konularında önemli bir antlaşma yapıyoruz. Diğerlerini de bize katılmaya çağırıyoruz. Tanrı lütfu aracılığıyla ve kendi yüceliği için, bu antlaşmaya sadık kalmamız konusunda bize yardım etsin. Amin, Haleluya!
Giriş
İsa Mesih’in kilise üyeleri, 150’den fazla ulus ve Lozan’daki Uluslararası Müjdeleme Topluluğu katılımcıları olarak, sağladığı büyük kurtuluş için Tanrı’ya şükrediyor ve gerek kendisiyle, gerekse birbirimizle olan paydaşlık için sevinç duyuyoruz. Tanrı’nın günümüzde yaptıklarıyla heyecan yaşamakta, başarısızlıklarımızdan dolayı ise pişmanlık duyarak ve de tamamlanmamış müjdeleme işi nedeniyle bir meydan okuma ile karşı karşıya bulunmaktayız. Müjdenin, tüm dünya için iyi haber olduğuna inanarak, lütuf sayesinde Mesih’in müjdeyi tüm insanlığa duyurma ve her ulustan öğrenci yetiştirme konusunda bize verdiği göreve itaat etmekte kararlıyız. Bu nedenle arzumuz hem imanımızı ve azmimizi beyan etmek, hem de vaadimize aleniyet kazandırdığımızı ilan etmektir.
1. Tanrı’nın Amacı
Her şeyi kendi amacı ve iradesi uyarınca yöneten tek ve ebedi bir Tanrı’ya inandığımızı, O’nun dünyanın Yaratıcısı ve Rab’bi olduğunu, Baba, Oğul ve Kutsal Ruh’tan oluştuğunu beyan ederiz. Tanrı, dünyanın dışından halkına seslenip onları dünyaya hizmet ve tanıklık etmeleri, krallığını büyütmeleri, Mesih’in bedenini inşa etmeleri ve adını yüceltmeleri için geri yollamaktadır. Ancak dünyadan kaçabilmek veya ona uyum sağlayabilmek için bu çağrıyı sık sık reddettiğimizi, misyonumuz konusunda başarısız olduğumuzu utanarak itiraf etmekteyiz. Buna rağmen değerli bir hazine olan müjdenin, kilden kaplar tarafından bile taşınabilmesine sevinç duymaktayız. Kutsal Ruh’un gücüyle bu hazineyi tekrar bilinir hale getirmek için kendimizi buna tekrar adama konusunda arzuluyuz.
(Yeşaya 40:28; Matta 28:19; Efesliler 1:11; Elçilerin İşleri 15:14; Yuhanna 17:6, 18; Efesliler 4:12; 1.Korintliler 5:10; Romalılar 12:2; 2.Korintliler 4:7)
2. Kutsal Kitap’ın Otoritesi ve Gücü
Eski ve Yeni Anlaşma'nın yalnızca Tanrı Sözü’nü içerdiğini ve bu konudaki bütünlüğünü, hatasızlığına dair vaadini, iman ve uygulama konusundaki yanılmaz tek yasa olduğunu, kutsal vahyini, hakikatini ve otoritesini kabul ediyoruz. Ayrıca Tanrı Sözü’nün gücünün, Tanrı’nın planladığı kurtuluş amacını tamamladığını tastikliyoruz. Kutsal Kitap’ın mesajı tüm erkek ve kadınlara yöneliktir. Tanrı’nın Mesih’teki ve Kutsal Yazılar’daki vahyi değişmez niteliktedir. Kutsal Ruh günümüzde bunun aracılığıyla hâlâ konuşmakta, her kültürden insanın kendi gözleriyle tanrısal gerçeği kavrayabilmesi için zihinlerini aydınlatmaktadır ve böylece de Tanrı’nın çok yönlü bilgeliğini tüm kiliseye bildirmektedir.
(2.Timoteos 3:16; II. Petrus 1:21; Yuhanna 10:35; Yeşaya 55:11; 1.Korintliler 1:21; Romalılar 1:16, Matta 5:17,18; Yahuda 3; Efesliler 1:17,18;3:10,18)
3. Mesih’in Tekliği ve Evrenselliği
Farklı müjdeci yaklaşımlar olmasına rağmen yalnızca tek Kurtarıcı ve tek müjde olduğunu onaylarız. Herkesin, gözlerinin önüne serili olan doğa aracılığıyla Tanrı hakkında belli bir bilgiye sahip olduğunu kabul etmekteyiz. Ancak bunun insanları kurtarabileceğini reddediyoruz, çünkü insanlar haksızlıkla gerçeğe engel olmuşlardır. Ayrıca Mesih’i ve müjdeyi küçültmesi nedeniyle, Mesih’in diğer dinler ve ideolojiler aracılığıyla tüm insanlara eşit şekilde hitap ettiğini ima eden her türlü senkretizmi ve diyaloğu reddediyoruz. İsa Mesih, kendisini günahkârlar için fidye olarak sunan, Tanrı ile insanlar arasında arabulucu olan tek Tanrı-insandır. Onun dışında bizi kurtarabilecek başka bir isim yoktur. Tüm insanlar günah nedeniyle mahvolmaktadır, ama Tanrı herkesi çok sevmektedir, bu nedenle hiç kimsenin mahvolmasını istemez, tövbe etmesini ister. Mesih’i reddeden, kurtuluş sevincini de reddetmiş ve kendisini Tanrı’dan sonsuza dek ayrı kalmaya mahkum etmiştir. Mesih’i “Dünyanın Kurtarıcısı” ilan etmek, herkesin otomatik ya da nihai olarak kurtulduğu anlamına gelmemektedir. Diğer dinlerin Mesih’te kurtuluşa erişeceklerini ise kesinlikle söyleyemeyiz. Mesih’i müjdeleyenler, Tanrı’nın dünyadaki günahkârlara olan sevgisini duyurmakta ve herkesi O’nu Kurtarıcı ve Rab olarak kabul edip buna göre yanıt vermesi için davet etmektedir. Öyle ki bu yanıt, iman ve tövbeye ilişkin yürekten bir sadakat ve vaat içersin. İsa Mesih, herkesin üzerinde olacak şekilde yüceltilmiştir, her dizin O’nun önünde eğileceği ve her dilin O’nun Rab olduğunu itiraf edeceği o büyük günü özlemle bekliyoruz.
(Galatyalılar 1:6-9;Romalılar 1:18-32; I.Timoteos 2:5,6; Elçilerin İşleri 4:12; Yuhanna 3:16-19; II.Petrus 3:9; II.Selanikliler 1:7-9;Yuhanna 4:42; Matta 11:28; Efesliler 1:20,21; Filipililer 2:9-11)
4. Müjdeciliğin Doğası
Müjdelemek, İsa Mesih’in Kutsal Yazılar uyarınca günahlarımız için öldüğüne ve dirildiğine, İsa Mesih’in krallığını sürdürürken tövbe ve iman eden herkesi bağışladığına ve armağan olarak Kutsal Ruh’u verdiğine ilişkin iyi haberi yaymaktır. Hristiyanların, müjdecilik için bu dünyadaki varlıkları vazgeçilmezdir. Ayrıca bizi anlamak için bizi hassas bir şekilde dinlemeye hazır birisi ile yapılan diyalogda çok değerlidir. Ama müjdeleme, insanlar Mesih’e gelebilsin ve Tanrı ile barışabilsin diye kendi ikna edici bir görüşü, tarihsel ve Kutsal Kitapsal Mesih’i Rab ve Kurtarıcı olarak duyurmaktır. Müjdeye davet ederken, Mesih’i takip etmenin bedelini gizleme konusunda özgürlüğe sahip değiliz. Mesih, çarmıhını yüklenip O’nu takip edecek, kendisini inkâr ederek kimliğini bu yeni toplulukta bulacak kişileri çağırmaktadır. Müjdelemenin ürünü de Mesih’e itaati, O’nun kilisesine katılmayı ve dünyada sorumluluk dolu bir hizmeti içermektedir.
(I. Korintliler 15:3,4; Elçilerin İşleri 2: 32-39; Yuhanna 20:21; I.Korintliler 1:23; II.Korintliler 4:5; 5:11,20; Luka 14:25-33; Markos 8:34; Elçilerin İşleri 2:40,47; Markos 10:43-45)
5. Hristiyanın Sosyal Sorumluluğu
Tanrı’nın hem Yaratıcı, hem de tüm insanların Yargıcı olduğunu kabul ediyoruz. Bu nedenle insanların her türlü eziyetten kurtarılması için Tanrı’nın adalet ve tüm insanlık ile barışma konusunda gösterdiği ilgiyi paylaşmalıyız. Çünkü erkek ve kadın Tanrı’nın suretinde yaratılmıştır, ırka, dine, renge, kültüre, sınıfa, yaşa ve cinsiyete bakılmaksızın herkes gerçek bir doğruluğa değere sahiptir, buna uygun olarak diğerlerine karşı saygı göstermeli, onlara hizmet etmeli ve bunu sömürmemelidir. Bazen müjdeleme ile topluma yardım etmenin ve onu önemsemenin aynı şey olduğuna inanarak toplumu ihmal etmekteyiz, bunun için tövbe ediyoruz. Diğer insanlarla barışma Tanrı ile barışma anlamına gelmemesine, sosyal eylemin müjdecilik olmamasına, politik özgürlüğün kurtuluş anlamına gelmemesine rağmen müjdeleme ve sosyo-politik katılım Hristiyanın görevinin bir parçasıdır. Bunların ikisi de Tanrı’ya ve insana ilişkin doktrinimizin önemli bir ifadesi, komşularımıza sevgimizin ve Mesih’e itaatimizin bir göstergesidir. Kurtuluşun mesajı aynı zamanda yabancılaşmanın, baskının ve ayrımcılığın her şekline ilişkin bir yargıdır; nerede olursa olsun kötü ve adaletsiz olanı kınamaktan korkmamalıyız. İnsanlar Mesih’i kabul ettiklerinde O’nun krallığında yeniden doğarlar, Mesih’in doğruluğunu bu doğru olmayan dünyanın ortasında göstermekle kalmayıp, onu aynı zamanda yayarlar. Sahip çıktığımız kurtuluş bizi kişisel ve sosyal sorumluluklarımız açısından tamamen değiştirmelidir. İyi işler olmadan iman yararsızdır.
(Elçilerin İşleri 17:26,31; Yaratılış 18:25; Yeşaya 1:17; Mezmur 45:7; Yaratılış 1:26,27; Yakup 3:9; Levililer 19:18; Luka 6:27,35; Yakup 2:14-26; Yuhanna 3:3,5; Matta 5:20; 6:33; 2.Korintliler 3:18; Yakup 2:20)
6. Kilise ve Müjdecilik
Baba’nın Mesih’i dünyaya yolladığı gibi, Mesih’in de fidye verip kurtardığı halkını, aynı derinliğe ve etkiye sahip çağrı ile dünyaya yolladığını kabul ediyoruz. Kilise içerisinde yarattığımız birbirimizden kopamayan bağlılığımızı kırmamız ve Hristiyan olmayan topluluklara karışmamız gerek. Kilise’nin misyonu olan özverili hizmette, müjdecilik en öncelikli hizmetlerden biridir. Dünya müjdeciliği, tüm kilisenin tüm müjdeyi tüm dünyaya yaymasını gerektirir. Kilise, Tanrı’nın evrensel amacının tam merkezindedir ve müjdenin yayılması konusunda tayin edilmiş bir araçtır. Ancak çarmıhı vaaz eden kilisenin kendisi bu çarmıh tarafından belirlenmiş olmalıdır. Kilise müjdeye ihanet ettiğinde ya da Tanrı’da yaşayan bir imandan, insanlara duyulan gerçek bir sevgiden, finans ve makam konusunda dürüstlükten yoksun olduğunda, müjdecilikte bir sürçme taşı haline gelir. Çünkü kilise Tanrı halkı için bir kurumdan ziyade bir topluluktur ve belli bir kültür, sosyal ya da politik bir sistem veya insan ideolojisi ile tanımlanmamalıdır.
(Yuhanna 17:18; 20:21; Matta 28:19,20; Elçilerin İşleri 1:8; 20:27; Efesliler 1:9,10; 3:9-11; Galatyalılar 6:14,17; 2.Korintliler 6:3,4; 2.Timoteos 2:19-21; Filipililer 1:27)
7. Müjdecilikte İşbirliği
Kilisenin gerçekteki görülebilen birliğinin Tanrı’nın amacı olduğunu kabul ediyoruz. Müjdecilik bizi birlik olmaya çağırmaktadır, çünkü 'bir'liğimiz tanıklığımızı güçlendirmektedir; bunun aksine ayrılıklarımız müjdedeki fikir birliğini baltalamaktadır. Bunun farkındayız, ancak, organizasyonsal birlik farklı biçimlerde olabilir ve şüphesiz müjdenin duyurulmasına katkıda bulunmayadabilir. Aynı Kutsal Kitapsal inancı paylaşanlar olarak paydaşlıkta, çabada ve tanıklıkta birleşmeliyiz. Tanıklığımızın zaman zaman gereksiz tekrarlar ve günahkâr bireyselciliğimiz nedeniyle zarar gördüğünü itiraf ediyoruz. Kendimizi doğrulukta, ibadette, kutsallıkta ve misyonda daha derin bir birlik bağı oluşturmaya söz veriyoruz. Kilisenin misyonunu ileri taşımak, stratejik planlama, karşılıklı cesaretlendirme, kaynakların ve deneyimlerin paylaşımı için bölgesel ve fonksiyonel işbirliği yapma konusundaki gelişimi teşvik ediyoruz.
(Yuhanna 17:21,23; Efesliler 4:3,4; Yuhanna 13:35; Filipililer 1:27; Yuhanna 17:11-23)
8. Müjdecilik Konusunda Partnerlik Yapan Kiliseler
Yeni bir müjdeci çağ başladığı için sevinç duyuyoruz. Batı misyonlarının baskın rolleri ortadan kalkıyor. Tanrı, dünya müjdeciliği için büyük bir kaynak olan daha genç kiliseleri yükseltiyor, bu da müjdeleme sorumluluğunun Mesih’in bütün bedenine ait olduğunu göstermektedir. Bu nedenle tüm kiliseler Tanrı’ya ve kendilerine, hem kendi bölgelerine erişmek, hem de dünyanın öteki bölgelerine müjde hizmetlileri göndermek için ne yapmaları gerektiğini sormalıdır. Müjde hizmeti sorumluluğumuza ve rolüne dair değerlendirmeler devam etmelidir. Böylece kiliselerin partnerlikleri gelişecek ve Mesih’in Kilisesi’nin karakteri daha açık bir şekilde gözler önüne serilecektir. Ayrıca Kutsal Kitap çevirmenliği, teolojik eğitim, medya, Hristiyan kaynakları, müjdeleme, misyonlar, kilise hizmeti ile diğer özel alanlarda çalışan kişiler için de Tanrı’ya teşekkür borçluyuz. Bu kişiler de kendilerini sürekli sınayarak, kilise misyonunun bir parçası olarak etkinliklerini değerlendirmelidirler.
(Romalılar 1:8; Filipililer 1:5; 4:15; Elçilerin İşleri 13:1-3, 1.Selanikliler 1:6-8)
9. Müjdeleme Görevinin Aciliyeti
2.7 milyar insan, yani neredeyse dünyanın üçte ikisinden fazlası henüz müjdeyi duymamış haldedir. Bu kadar çok insanın ihmal edilmesi karşısında utanç duyuyoruz, bu bizim ve tüm kilise için acı bir durumdur. Ancak günümüzde dünyanın birçok bölgesinde Rab İsa Mesih’i eşi görülmemiş bir şekilde kabul ediş söz konusudur. Şu anda kiliseler ve kiliselerle çalışan aracı organizasyonlar için, kayıp canların kurtulması ve müjdelemede yeni girişimler yapılması için, dua etmenin öneminin farkındayız. Müjdeleme yapılmış olan bir ülkede yabancı müjde hizmetlilerinin ve bütçenin azaltılması bazen gereklidir, bu; hem kilisenin kendi ayakları üzerinde durarak gelişmesine olanak sağlayacak hemde sahip olunan kaynakların müjdenin işitilmemiş olduğu yerlerde kullanılmasına aracı olacaktır. Müjde hizmetkarları, alçakgönüllü bir hizmet ruhu ile öncekinden daha özgür bir şekilde altı kıtanın tamamında hizmet etmelidirler. Hedef, uygun olan tüm araçlar ile mümkün olan en kısa sürede, herkese iyi haberi duyma, anlama ve kabul etme fırsatının tanınması olmalıdır. Bu hedefe fedakârlık yapmadan ulaşmayı ümit edemeyiz. Hepimiz, milyonlarca insanın yoksulluğu ve buna yol açan adaletsizlik karşısında şoke olmuş durumdayız. Diğerlerine göre daha varlıklı olanlarımız, daha sade bir yaşam tarzını benimsemeyi bir görev bilerek, ihtiyacı olanlara yardım etme ve müjdeleme konusunda cömert olmalıyız.
(Yuhanna 9:4; Matta 9:35-38; Romalılar 9:1-3; 1.Korintliler 9:19-23; Markos 16:15; Yeşaya 58:6,7; Yakup 1:27; 2:1-9; Matta 25:31-46; Elçilerin İşleri 2:44,45; 4:34,35)
10. Müjdecilik ve Kültür
Dünya müjdeciliği için gelişen stratejiler, yaratıcı yöntemlere öncülük etmektedir. Tanrı adına, Mesih’te kök salmış ve kendi kültürü ile güçlü ilişkileri olan kiliselerin artması ile sonuçlanacaktır. Kültür, Kutsal Yazılar tarafından daima sınanmalı ve yargılanmalıdır. Erkek ve kadın Tanrı’nın elinin eseri olduğu için bazı kültürel değerler güzellik ve iyilik konusunda zengindir. Ancak hepsi düşmüş bir dünyanın parçasıdır ve günah ile lekelenmiştir ve hatta bazıları şeytanidir. Müjde, herhangi bir kültürün diğerine üstün olduğunu varsaymaz, ama tüm kültürleri kendi kriterleri olan gerçeğe ve doğruluğa göre değerlendirir ve her kültürden ahlaki kusursuzluk talep eder. Misyonlar, bilinmeyen bir kültüre sıklıkla müjde ile gönderilmiştir ve kiliseler bazen Kutsal Yazılar’dan çok kültüre bağımlı kalırlar. Mesih’in müjdecileri, diğerlerinin hizmetkârı olabilmek için alçakgönüllü bir şekilde kendilerini kişisel gerçekliklerinden sıyırmalıdır; kiliseler ise, Tanrı’nın yüceliği için kültürü dönüştürüp zenginleştirmek için çabalamalıdır.
(Markos 7:8,9,13; Yaratılış 4:21,22; 1.Korintliler 9:19-23; Filipililer 2:5-7; 2.Korintliler 4:5)
11. Eğitim ve Liderlik
Bazen kilisenin nicelik açısından büyümesini, niteliksel açıdan büyümesine tercih ettiğimizi ve müjdeciliğin ruhsal büyümeden ayrıldığını kabul ediyoruz. Ayrıca bazı misyonlarımızın, yerel kilise liderlerini donatma ve teşvik etme konusunda çok ağır davrandığını kabul ediyoruz. Yerel prensiplere bağlı olmakla birlikte her kilisenin otorite Hristiyan liderlik yaşamını açısından otorite merkezli değil hizmet merkezli yerel kilise liderlerine sahip olmasını istiyoruz. Özellikle kilise liderleri açısından, teolojik eğitimin geliştirilmesine yönelik büyük bir gereksinim olduğunun farkındayız. Her ulus ve kültürde pastörler ve doktrin konusunda öğrencilik, müjdecilik, ruhsal olarak gelişim ve hizmet konularında etkili bir eğitim programı bulunmalıdır. Bu tür eğitim programları basmakalıp yöntemlere dayanmamalı; Kutsal Kitap standartlarına uygun olarak, yerel nitelikteki yaratıcı girişimler tarafından geliştirilmelidir.
(Koloseliler 1:27,28; Elçilerin İşleri 14:23; Titus 1:5,9; Markos 10:42-45; Efesliler 4:11,12)
12. Ruhsal Çatışma
Kiliseyi çökertmeye ve tüm dünyaya iyi haberi müjdeleme işini boşa çıkartmaya çalışan şeytanın güçleri ile sürekli bir ruhsal savaş içinde olduğumuza inanıyoruz. Tanrı’nın zırhını kuşanarak, bu savaşı ruhsal silahlar olan doğruluk ve dua ile gerçekleştirmemiz gerektiğini biliyoruz. Ancak bu sayede, yalnızca kilise dışındaki yanlış ideolojileri değil, aynı zamanda kilise içindeki sahte müjdeyle Kutsal Yazılar’ı çarpıtan ve insanları Tanrı yerine koyan düşmanın eylemlerini tespit edebiliriz. Kutsal Kitapsal müjdeyi korumak için uyanık ve sezgi sahibi olmalıyız. Düşünce ve eylemlerimizde, dünyasal şeylere bağlı olma konusunda duyarsız olmadığımızı, böylelikle sekülerizme teslim olmayacağımıza inanıyoruz. Örneğin Kilise'nin sayıca ve ruhsal olarak sağlıklı bir şekilde büyütmesi doğru ve değerlidir, fakat biz bunların önemini zaman zaman ihmal edebiliyoruz. Diğer zamanlarda ise müjdeye bir yanıt almayı garantileme konusunda çok istekli davranıyor, müjdenin mesajından taviz veriyor, dinleyicilerimizi kelime oyunlarıyla manipüle ediyor, istatistiklere aşırı şekilde yer veriyor ve hatta onları dürüst olmayan bir şekilde kullanabiliyoruz. Bunların tamamı dünyasal şeylerdir. Unutmamalıyız ki kilise dünyada olmalıdır fakat dünya kilisede bulunmamalıdır.
(Efesliler 6:12; 2.Korintliler 4:3,4; Efesliler 6:11,13-18; 2.Korintliler 10:3-5; 1.Yuhanna 2:18-26; 4:1-3; Galatyalılar 1:6-9; 2.Korintliler 2:17; 4:2; Yuhanna 17:15)
13. Özgürlük ve Zulüm
Her devletin, Tanrı tarafından tayin edilmiş bir görev olan barışı, adaleti ve özgürlüğü temin etmesi ve güvence altına alması gerekir. Öyle ki Tanrı’ya itaat etmekle yükümlü olan kiliseler Rab İsa Mesih’e hizmet edebilsin ve müjdeyi herhangi bir engele takılmaksızın duyurabilsin. Bu nedenle ulusların liderleri için dua ediyoruz. Onlara düşünce ve vicdan özgürlüğünü, Tanrı’nın isteği uyarınca ve Evrensel İnsan Hakları Beyannamesi’nin öngördüğü şekilde, dini gerekleri yerine getirme ve onu yayma özgürlüğünü güvence altına almaları konusunda çağrıda bulunuyoruz. Ayrıca adaletsiz bir şekilde hapsedilenlerin ve özellikle de Rab İsa Mesih’e tanıklık ettiği için zulme uğrayanların maruz kaldığı muamelelerden ötürü derin kaygı duyduğumuzu ifade ederiz. Onların özgürlükleri için dua edip çalışacağımıza söz veriyoruz ve uğradıkları zulümlerin bize gözdağı vermesine izin vermeyeceğimizi beyan ediyoruz. Tanrı bize yardım etmektedir, bedeli ne olursa olsun biz de adaletsizliğe karşı duracağız ve müjdeye sadık kalmayı sürdüreceğiz. Mesih’in, zulmün kaçınılmazlığı konusundaki uyarısını unutmayacağız.
(1.Timoteos 1:1-4, Elçilerin İşleri 4:19; 5:29; Koloseliler 3:24; İbraniler 13:1-3; Luka 4:18; Galatyalılar 5:11; 6:12; Matta 5:10-12; Yuhanna 15:18-21)
14. Kutsal Ruh’un Gücü
Kutsal Ruh’un gücüne inanıyoruz. Baba, Ruh’u Oğlu’na tanık etmesi için yollamıştır; Ruh’un sağladığı tanıklık olmasa bizimki boş olurdu. Günahımızın bizi rahatsız etmesi, Mesih’e iman, yeniden doğuş ve Hristiyanın ruhsal büyümesi hep Ruh’un işleridir. Bundan da öte, Kutsal Ruh, Sözü duyurmamızı isteyen bir ruhtur; bu yüzden müjdecilik, Ruh ile dolmuş olan bir kiliseden doğal olarak kendiliğinden çıkmalıdır. Müjdeci olmayan bir kilise kendisi ile çelişkiye düşer ve Ruh’u söndürür. Dünya çapında bir müjdecilik, yalnızca Ruh’un kiliseyi gerçekte, bilgelikte, imanda, kutsallıkta, sevgide ve güçte yenilemesi ile mümkün bir hale gelir. Bu yüzden tüm Hristiyanları, Tanrı’nın Egemen Ruh’unun onları da böyle ziyaret etmesi için dua etmeye çağırıyoruz. Öyle ki Ruh’un bütün meyveleri Tanrı halkında açığa çıksın ve tüm armağanları Mesih’in bedeni olan kiliseyi güçlendirsin. Yalnızca o zaman tüm kilise onun elindeki uygun bir araca dönüşür, ve dünya O'nun sesini işitebilir.
(1.Korintliler 2:4; Yuhanna 15:26;27; 16:8-11; 1.Korintliler 12:3; Yuhanna 3:6-8; 1.Korintliler 3:18; Yuhanna 7:37-39; 1.Selanikliler 5:19; Elçilerin İşleri 1:8;Mezmur 85:4-7; 67:1-3; Galatyalılar 5:22,23; 1.Korintliler 12:4-31; Romalılar 12:3-8)
15. Mesih’in Dönüşü
İsa Mesih’in kurtuluş ve yargılama işini tamamlamak üzere, kudret ve yücelik içinde, kişisel olarak ve görünür şekilde geri döneceğine inanıyoruz. O’nun geri geleceğine ilişkin vaadi, müjdenin öncelikli olarak tüm uluslara duyurulması gerektiğine ilişkin sözlerini hatırlamamız konusunda bizleri müjdelemeye daha fazlar teşvik etmektedir. Mesih’in göğe alınması ile dönüşü arasındaki geçiş döneminin, son gelmeden durma özgürlüğü bulunmayan Tanrı halkının hizmeti ile dolması gerektiğine inanıyoruz. Ayrıca Mesih’in, sahte mesih ve peygamberlerin Mesih karşıtının öncüsü olacakları konusundaki uyarısını anımsıyoruz. Bu nedenle insanların gururlu ve özgüven dolu bir hayali olan, bu dünyada bir ütopya kurabileceklerine ilişkin düşünceyi reddediyoruz. Bizim Hristiyanlıktaki güvenimiz, Tanrı’nın krallığını kusursuzlaştıracağı inancındadır ve o günün gelmesini sabırsızlıkla bekliyoruz, böylelikle yeni bir gök ve yeryüzünde Rab sonsuza dek hüküm sürecektir. Aynı zamanda kendimizi sevinçli bir boyun eğişle ve yaşamımızın tamamında geçerli olacak şekilde, Mesih’e ve insanların hizmetine tekrar adadık.
(Markos 14:62; İbraniler 9:28; Markos 13:10; Elçilerin İşleri 1:8-11; Matta 28:20; Markos 13:21-23; 1.Yuhanna 2:18; 4:1-3; Luka 12:32; Vahiy 21:1-5; 2.Petrus 3:13; Matta 28:18)
Sonuç
Bu nedenle ve yukarıda yazılı olan açıklamanın, imanımızın ve kararlılığımızın ışığı altında, Tanrı'yla ve birbirimizle bütün dünyaya müjdeyi duyurma, dua etme, planlama ve birlikte çalışma konularında önemli bir antlaşma yapıyoruz. Diğerlerini de bize katılmaya çağırıyoruz. Tanrı lütfu aracılığıyla ve kendi yüceliği için, bu antlaşmaya sadık kalmamız konusunda bize yardım etsin. Amin, Haleluya!